2 Mayıs 2014 Cuma

Berkin'in Avukatlarından Açıklama

Berkin Elvan'ın ailesinin avukatlığını üstlenen Halkın Hukuk Bürosu, bugün Hürriyet gazetesinde yayınlanan bir haber üzerine basın açıklaması yaptı. Halkın Hukuk Bürosu'nun açıklaması şöyle:

BASINA VE HALKIMIZA
02.05.2013 Tarihinde Hürriyet Gazetesinde yayınlanan “Berkin’e nişan alan 2 polis tespit edildi” başlıklı haber ve basında çıkan diğer haberler nedeniyle soruşturma dosyasının geldiği aşamaya dair bir açıklama yapma zorunluluğu doğmuştur;
1- Bugün itibariyle savcılıkça görevlendirilen özel bilirkişi tarafından dosyaya sunulmuş herhangi bir rapor yoktur. Bilirkişi tarafından dosyaya gönderilen son iki evrak, 25.04.2014 ve 30.04.2014 tarihli çeşitli bilgi ve talep yazılarıdır. Bu yazılardan 30.04.2014 tarihli olanın 7. maddesinde“02.05.2014 tarihinde raporun dosyaya sunulacağı”na dair bir ibare yer almasının yanılgıya yol açtığı anlaşılmaktadır.
Yine savcılık bilirkişisinin görev tanımı ve çalışma esasları dikkate alındığında, bizim açımızdan kendisiyle “güven ve işbirliği” ilişkisi kurmayı gerektirecek bir neden bulunmamaktadır. Hürriyet gazetesinde bu yönde çıkan beyan tarafımıza ait değildir. Elbette, bilirkişi raporunu sunduğunda soruşturmanın ihtiyaçları ve bilirkişi çalışmasının yeterliliği açısından her türlü değerlendirme yapılacaktır.
2- Berkin Elvan vurulduğu günden beri en öncelikli soruşturma konularından birisi, Berkin’i vuran silahı ateşleyen ve bu yönde talimat veren polis amir ve memurlarının kimliklerinin tespit edilmesi olmuştur.
25.06.2013 tarihinde yaptığımız suç duyurusu ile başlayan soruşturmada, tüm ısrar ve taleplerimize rağmen yaklaşık 7 ay süren bir hareketsizlik yaşanmıştır. Berkin vurulduğu andan beri devam eden ve Berkin’in ölümü üzerine daha da artan, katillerin cezalandırılması yönündeki talep ve halk desteğinin de etkisiyle, sunduğumuz deliller ve taleplerimiz sonucunda soruşturma daha ileri bir aşamaya taşınmıştır.
Dosyaya 7 ay sonra ilk olarak Okmeydanı’nda görevli polislerin isim listeleri bildirilmiştir. Bu liste incelendiğinde, dosyaya ismi giren toplam 1065 polisten 275’inin olay günü olay yerinde olduğu görülmektedir.
3- Berkin’e ateş eden ve ateş emri veren polis memur ve amirlerinin bu liste içerisinden tespit edilmesi soruşturmanın temel konusu olup bilirkişi raporuna bağlı teknik bir husus değildir. Tanık beyanları, görev yazıları, kimlik teşhisine elverişli fotoğraf ve video kayıtları, şüpheli polis memurlarının “saat, yer, amir ilişkileri, eğitim, talimat vb.” konulardaki beyanları dikkate alındığında; zaten olay günü, olay saatinde, olay yerinde bulunan çevik kuvvet amir ve memurları ile bunlardan silah ateşleyen ve talimat verenlerin açık kimlikleri tarafımızca tespit edilmiştir.
Savcılık tarafından taleplerimize uygun bir biçimde daraltılan fail listesinin de nihai olarak ateş eden ve talimatı veren polislerin tespiti yönünde ilerlediği görülmektedir.
4. Fail listesinin bu şekilde daralması; sunduğumuz fotoğrafların incelenmesi, talep ettiğimiz video kayıtların çözümlenerek kimlik tespitlerinin yapılması ve polis memurlarının birlik, birim ve görevlerinin belirlenmesiyle mümkün olmuştur. Ayrıca dosyaya giren fotoğraf ve video kayıtları ile yapılan tespitler, bizzat görgü tanıklarının beyan ve teşhisleriyle örtüşerek faillerin açığa çıkmasına imkân sağlamaktadır.
5-Berkin’in gaz fişeğiyle polis tarafından vurulduğu, vurulma saati, yeri, şekli, hastaneye ulaştığı saat gibi konularda zaten tartışma bulunmamaktadır. Dolayısıyla Savcılık bilirkişisinden beklenen, dosya içerisinde yer alan polis yüz ve eşkâl görüntüleriyle şüpheli polislerin karşılaştırılabilmesini sağlayacak görsel malzemenin hazırlanarak savcılığa sunulmasıdır.  Bilirkişiden beklenen ikinci bir önemli husus ise olay yerinde bulunan tüm polis araçlarından elde edilen video kayıtlarının saati konusundaki belirsizliğin açığa kavuşturulmasıdır.
02.05.2014 TARİHİ İTİBARİYLE SOMUT GELİŞMELER ŞU ŞEKİLDEDİR;
A-     Olay saatinde Okmeydanı Anadolu Kahvesi girişinde çekilen ve tarafımızca dosyaya sunulan fotoğraftaki polislerin kimlikleri ve bağlı bulundukları birlik tespit edilmiştir. (İsim listesi 24.04.2014 tarihli İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü üst yazısı ile dosyaya girmiştir.)
B-      Fotoğraftaki polislerden 5 tanesinin ifadesi, 24.04.2014 tarihinde savcı tarafından alınmıştır.
C-      Okmeydanı’nda olay günü görev yapan birliklerin ZET silahı kullanma eğitimi almış personeli ile bu silahın ateşlenmesi emrini veren ve birliği sevk ve idare eden amirler, görev emir yazıları ile de belli olup yukarıda belirtilen fotoğrafa ilişkin cevabi yazıyla uyuşmaktadır.
D-     Olaya karışan amir ve memurların, olayı bizzat gören tanıklar tarafından yapılmış ayrıntılı tip ve eşkâl tarifleri savcılık dosyasına girmiştir. (17.03.2014 tarihli ve 24.04.2014 tarihli tanık ifadeleri)
E-      Dosyaya gelen görev yazılarından, olay günü Okmeydanı’nda bulunduğu anlaşılan amir ve ZET silahı kullanıcılarının cep telefonu HTS raporlarının celp edilmesi tarafımızca talep edilmiştir. (Bu husus ilgili polis memurlarının olay gün ve saatinde olay yerinde olduklarına ilişkin ek bir yan delil niteliğindedir. )
F-      Faillerin yüzleştirme ve teşhis ile kesin olarak tespiti, dosyadaki tüm eksiklerin tamamlanmasından sonra gerçekleştirilmelidir. (Bu husus herhangi bir belirsizlikten değil, savcılık soruşturmasının kendi usul ve dinamikleriyle devam etmesinden kaynaklanmaktadır.)
Soruşturma, gerçek faillerin ve saldırıdaki sorumlulukların tespiti yönünden tamamlanmak üzeredir. Gelinen bu noktada, kısa zaman içerisinde, faillerin ve sorumluluklarının savcılık tarafından tespit edilerek kamu davasının açılmasının önünde engel bulunmamaktadır.
Elbette sorumluluk sadece ateş etmek ya da olay yerinde ateş emri vermekten ibaret görülmemelidir. Faillerin olay yerinde görevlendirilmeleri, eğitimleri, sevk ve idare edilmeleri ile yetkili ve sorumlu sıralı polis amirleri (Çevik Kuvvet Şube İlgili Müdür Yardımcısı, Çevik Kuvvet Şube Müdürü, İl Emniyet İlgili Müdür Yardımcısı, İl Emniyet Müdürü ve Vali) hem fiilin gerçekleştirilmesinden icrai olarak hem de sonucun meydana gelmesinden ihmalen sorumludurlar.
Yine bizzat saldırı emri verdiğini hiçbir şüpheye yer kalmayacak şekilde açıkça ifade eden Başbakan’ın ve polisin dahil olduğu yürütmenin başındaki İçişleri Bakanı’nın sorumluluğu tartışmasızdır. 
Polis tarafından 14 yaşında başından vurularak katledilen Berkin’in katillerinin bulunması ve hesabının sorulması için, ailesinin, büromuzun ve halkın mücadelesi ilk günden bu yana sürüyor. Bu kesintisiz mücadelenin, katillerin halk önünde hesap vermesini sağlayacağından şüphemiz yoktur. Saygılarımızla.
HALKIN HUKUK BÜROSU

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder